Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi
 

Go Back   Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi > Eğitim - Öğretim > kimya
Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

gaziantep escort gaziantep escort
youtube beğeni hilesi
Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 29 November 2008, 21:05
Senior Member
 
Kayıt Tarihi: 21 September 2008
Mesajlar: 15,180
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Post Kısaca Sir Isaac Newton

Laplace der ki: “Newton, zekiydi, çalışkandı; ama aynı zamanda şanslıydı. Çünkü bir tane evren vardı ve o da evrenin kanunlarını buldu.” Laplace, belki Newton’un büyük başarılarını mizahi bir tavırla ele almış; ama çok önemli bir gerçeği de dile getirmiştir.

Galilei öldü, Newton doğdu. Bu iki bilim adamının arasında ortalama bir insan yaşamı vardır. Şöyle bakmalıyız ki, Galilei’nin eşdeğerlik ilkesi de en az Newton kanunları ve çekim kuramı kadar ihtiyaci ve doyurucudur.

Newton’un çekim kuramı, zamanına da bakılacak olursa insan zekasının tek başına başarabildiği en büyük teoridir. Oluşturulması ise Newton tarafından bir şans eseri olarak görülür. Basit bir mantık yürütme işlemiyle teorinin temelini atmıştır. Şöyle ki, Newton, çekilmeyen bir cismin eliptik bir hareket izlemeyeceğini, dolayısıyla gezegenlerin eliptik hareketlerinin bundan ileri geldiğini ileri sürmüştür. Kuramın tüm evrene uygulanabilirliğini görmek ise Newton’un en büyük arzusu olmuştur; ama bunun olması için birkaç yüzyıl daha beklemesi gerektiğini kim bilebilirdi ki?..

Newton’un çekim kuramında eksik kalan şey, Merkür’ün yörüngesel hareketindeki düzensizliğin teoriye göre olmamasıydı; ama yaklaşık 200 yıl sonra Einstein doğuyor ve bir dizi denklem üretiyor. İşte Merkür’ün günberi noktasındaki 42 derecelik sapmanın nedeni ve çekim kuramına uygulanışını Einstein buluyor.

Einstein otobiyografilerinde en sevdiği bilimciler olarak Newton ve Maxwell’i gösteriyor. Herhalde Newton yaşasaydı Einstein ile gurur duyardı. Bilimciler genellikle yaptıklarını kişisel merak için hayata mal etmişlerdir; ama günümüzde artık bunun olması biraz zordur. Kişisel çıkarlardan bile fazla olarak bilim artık orduya hizmet etmektedir. Silahlar, bombalar... sanırım Newton, Oppenheimer’ı görseydi utanç duyardı. Onunla beraber Fermi ve Szilard termonükleer bombanın, yani bizim bildiğimiz adıyla atom bombasının babası kabul edilir. Tarihte bunun örneklerine rastlarız; Manhattan projesi, Hiroşima ve Nagazaki olayları bunun ispatıdır.

Newton’un düşünce dünyasına daldığımızda, onun biraz da kişisel ve anlamsız bir hırsa kapılarak yaptıklarını ürettiğini görebiliriz. Newton esas bir bilimcinin mütevazılığından uzaktı; ama yaptıkları şeyler o kadar büyük ve ihtiyaci idi ki, bu, bile onun bencilliğini siliyordu. Onun mirasının en büyüğü olan çekim kuramının geleceğe etkisi ise çok fazla olmuştur. Bunları kendimiz çıkarabiliriz. Mesela, çekim kuramı, astronomide gezegenlerin hareketlerine karşı olan indeterminist (belirsiz) ve teokratik (dinsel) görüşleri tamamen ortadan kaldırmıştır. Zamanında Newton da en çok buna karşıydı; yapılanlar aşırı pozitivist çevrelerin bile takdirini kazanmak yerine yuhalanıyordu. Gerçi Newton burada biraz şanslıydı. Onun zamanında engizisyon ve indeterminizmin son anları yaşanıyordu; ama sanırım o da tarih kitaplarının ilginç ve zamanına göre alışılmadık serüveninde kendini kaybetmişti.

Aslına bakılırsa bugüne kadar pek çok bilim adamının görüşlerindeki felsefi açılımını biliriz; ama Newton sanki biraz kenarda kalmış gibi geliyor bana. Mesela Einstein’ı tanımayan yoktur ve onun görelilik teorisindeki akıllıca oynanmış zeka entrikalarının farkındayız. Felsefe derslerinde Descartes’in kartezyen (Descartesçı) geometrinin felsefi ve matematiksel bireşimini öğretecekleri yerde kalkıp, kartezyen nedir?, amaçları, ortaya çıkışı, bilmem hangi akıma girdiği falan söylenir. Bize ne bundan? Eğitimciler bize asıl böyle bir yolda nasıl davranmamız gerektiğini öğretmelidir ki zor olan kimsenin işine gelmiyor. Hem bence onlar işi daha da zorlaştırmaktadır. Şöyle ki gerekli ve asıl oyuncu ortada yok. İşte Newton’un öğretisel felsefesi burada devreye giriyor ve aslında bize şunu vermek istiyor: dünyayı ayağa kaldıracak bir fikre sahipseniz bunu kendiniz gibi bilimcilere değil, halka indirmeye çalışın. Bunu şuradan çıkarıyorum ki, Newton çekim kuramı için basit bir matematikten yararlanmış. Belki aramızdaki bazı düşünceler, çekim kuramının zaten basit bir matematik haricindeki bir yolla açıklanamayacağı görüşünde olabilirler; ama mesela elimizde bir sözlük olduğunu varsayalım. Sözlük bildiğimiz üzere alfabetik bir sıra izler ve bir de bunun karışık olanını düşünün. Hangisini kullanırız. Zor da kolay da bizim elimizde ve onu yaratanlar zaten biziz. Yani söz şudur ki, çekim kuramı zorlaştırılabilir. Ha, kolay bir dizi denklem ile ifade edilmesi zaten çekim kuramının zoraki bir teori olmadığı anlamına gelmez. Çekim kuramı zaten zordur ve biz sadece bizi ilgilendiren kısımlarını öğreniyoruz. -Ben bunu bilimciler için söyledim.

Newton’un iyi bir sentezci olduğunu kesin bir dille söyleyebiliriz; onun ışıkla ilgili buluşlarını öğrendikten sonra. Onu sentezci yapan bu buluşları değil, bu buluşlarını uyguladığı yerdeki şaşırtıcı gizemdir. Adamın biri ışığın kırılma yasalarını düzenliyor ve beyaz ışığı ayrıştırıyor. Bu bizim ne işimize yarar ki? Diyenler olabilir. Ama adamımız hafif yağmurlu bir günde başını gökyüzüne kaldırıyor ve bir de ne görsün? Rengarenk bir gökkuşağı. İşte size ayrıştırılmış beyaz ışık diyordu sanırım. Ya da tam tersini....

Newton’a zamanımızın problemini sorsalar herhalde Riemann hipotezi demezdi; onu meraklandıracak şey geriye doğru bir zaman yolculuğu olurdu belki. Bunu kendine sorduğunu duyabiliyorum. Evet, günümüzün yolculuk seferinde bu var: geriye zaman yolculuğu. İleriye doğru bir zaman yolculuğunu paradoksal açıdan ortaya koydular. Hatta bunu bir belit (aksiyom) bile kabul edebiliriz artık. Ta ki zamanın bizim anlayışımız ve Newton’un ortaya koyduğu şeklin dışına çıkmasına kadar....



--------------------------------------------------------------------------------
alıntı
Alıntı ile Cevapla
Cevapla




Saat: 05:34


Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
gaziantep escort bayan gaziantep escort
antalya haber sex hikayeleri aresbet giriş vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort adana escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2