#1
|
|||
|
|||
kaba
Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı:
"Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı."- Ö. Seyfettin. Taneleri iri: "Kaba çakıl."- . Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse): "Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar."- R. H. Karay. Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli: "Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum."- H. R. Gürpınar. isim Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer. mecaz Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü: "Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı."- O. C. Kaygılı. |