#1
|
|||
|
|||
Güllerinde ağladiği vakitler vardir...
Ağlamaktan gözleriniz mi görmeyecek? Varsın görmesin!!! Gülmekten kalplerimiz kararacağına, bırakalım gözlerimiz kör olsun ağlamaktan. Ağlayıp da rahmet pınarlarına dönsün göz pınarlarımız. Kim bilir belki de Allah o gözlerden cennet ehline ab-ı kevser içirir. Ve der ki; “benim için ağlayan gözler cennetin rahmet çeşmeleridir. Ben o gözlerden cennet ehline vuslat şarabı içiririm” Evet, ağlamak çağrıdır sevgiliye, sessizce rahmetle… Ağlamak kesip yüreğini kanını feda etmektir sevgili uğruna. Ağlamak, anlamaktır sevgilinin sırrını. Gözyaşı cennettir. Dil ile susmak ama göz ile konuşmaktır ağlamak. Gözlerin dilidir gözyaşı. Ve Allah (c.c) çok iyi bilir gözyaşının dilini. Bu yüzden misafir olur ağlayan kalbe. İşte bundandır ağlayıp rahatlamamız. Gözyaşı rahmete çağrıdır. Allah’ın rahmet çağrısına rahmetle cevap vermektir ağlamak. Gözyaşı, rahmet geldin diye, yıkamaktır yolları nefsaniyetten. Cennetten esintidir gözyaşı. Ve ne mutlu bizlere ki, ağlayan bir resulün ümmetiyiz. Yaşarmayan gözden Allah’a sığınırım diyen Muhammedin ümmetiyiz. Bindörtyüz yıllık hasretin varisiyiz bizler. |