#1
|
|||
|
|||
erteleme hayatı...
Evet, karabatak gibiyim.
Bir görünüp bir kaybolan... Sana yazmayı hep erteliyorum. Ama sakın yanlış anlama, unutmuş değilim seni. Yok saymıyorum, hep hayatımdasın. Sana hissettiremiyorum belki ama bu böyle,aklımdasın. Sadece,erteliyorum yazmayı... Paylaşmayı. Ah, ne çok şeyi erteliyorum bir bilsen. Bu büyük yanlış,yapış yapış bir çamur olup beni içine çekiyor,biliyorum. Ama yapıyorum işte, erteliyorum. Kendimle hesaplaşma günlerimdeyim. Kızgınlık yok sadece anlamaya çalışıyorum; 'beni.' 'Şimdi'yi bu kadar yok saymanın ne tuhaf bir hastalık olduğunu anlatmaya çalışıyorum 'bana.' Söylesene, hangi hayat bizi en yakınlarımızın bile uzağına fırlatabilir? En sevdiklerimizle,gün içinde 5 dakikayı geçmeyen iki telefon konuşması yapmakta mıdır yaşamın sihri? Sevgimizi göstermenin yolu yalnızca,cep telefonlarında ki mesajlar kutusunun maharetine mi kalmıştır? Yüreğimizi anlatmak,iki nokta üst üste ile bir parantezin işi midir? Hüznümüz,'mesaj gönder'e basıp,asık suratlı bir adam suratı çizmekle mi hafifler? Söylesene,bir kahve içimi sohbetler ne zaman çıktı hayatımızdan? Kelimelere ne oldu? Peki ya sen? Sen de benim gibi misin? Erteliyor musun birçok şeyi? Kendin için hayal ettiğin hayat bu mu? Değilse,ne kadar uzağındasın? Ne zamandır uzağındasın? Çaban var mı, geri dönmek için? Zaman var mı? Cevabı biliyor musun? Dedim ya,garip bir kavga var içimde. 'Ben' ile çatışma içindeyim. Bazen bu kavgayı kazandığımı hissediyorum; kimi yendiğimi çok da sorgulamadan. Hemen telefonlara sarılıyorum 'yüz' ler yoksa da yanımda, 'ses' ler olabilsin diye. Telaşla. Tarifsiz bir korkuyla. Geçmişi bir yanımda tutuyorum,gelecek öbür yanımda duruyor. Ve 'şimdi' ikisinin arasında sıkışıp kalıyor, biliyorum. Bu paranganın içinde yaşamım sıkışıyor, görüyorum. Herkes kendi prangasında mahkum; hissediyorum. Bir yere gidememek bundan,yan yana olamamak prangalardan. Belki de ben şimdiye kadar,prangadan kurtulmanın yollarını aradım, Zaman bunun için akıp gitti. O pas tutmuş koca kilidi açtığım anda derin bir nefes almayı, Koşmayı, koşmayı hayal ettim. Bir de baktım ki, yerimde çakılı kalmışım. Oysa şimdi, prangadan kurtulmak yerine onunla yaşamayı öğrenseydim, Kilidi açmak yerine, prangayı sürükleseydim diyorum. 'Koşamasam da yürüseydim.' Yani ertelemeseydim... |