#1
|
|||
|
|||
Antik çağın kuyumcu kenti Parion
Antik çağın kuyumcu kenti Parion
Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Kemer köyünde yer alan Parion Antik Kenti'nde, 2 bin yıl önce yaşayan Parion kralı ve kraliçesine ait olduğu tahmin edilen, altın taç ve çeşitli takılarla ile 150 parça tarihî eser bulundu. Antik çağın önde gelen kuyumculuk merkezi Parion’dan çıkarılan takılarda özellikle fantastik hayvan stili motifleri dikkat çekiyor. Geçmişte birçok farklı uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu’nun neredeyse her köşesinden antik kentler ortaya çıkıyor. Tarihte önemli yer tutmuş bu kentlerde yapılan kazılarda ise, adeta topraktan hazineler fışkırıyor. Çanakkale’nin Biga ilçesine bağlı Parion (Kemer Köyü) antik kenti de bunlardan biri. Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cevat Başaran başkanlığında yapılan kazılarda 2 bin yıl önce yaşayan kral veya kraliçeye ait olduğu tahmin edilen, altın taçlar, takılan ve 150 parça tarihî eser bulundu. Başaran, Gold News’e Parion antik kenti ve kazıdan çıkarılan takılar konusunda önemli açıklamalar yaptı. Öncelikle Parion Antik Kenti ile ilgili bilgi verebilir misiniz? Parion Antik Kenti, adını Troia Kralı Priamos’un ikinci karısı Hekabe’den doğma en küçük oğlu Paris’ten almıştır ve Parion, “Paris’in Kenti” anlamına geliyor. M.Ö.334’te Parion ve çevresi, Büyük İskender’in egemenliği altına geçer. M.Ö. 133’te, Bergama Krallığı’nın Roma’nın eline geçmesi sonrasında, Parion da, Provincia Asia içerisinde, Roma hakimiyetine girmiş olur. Roma Çağı’nda Parion’a büyük önem verilir Antik kentteki kazılara ne zaman başladınız, neler buldunuz? Aslında Parion kazılarının öyküsü 2004 yılında Kemer Köyü içerisinde, Nekropole İlköğretim Okulu yapma girişimiyle başlar. Bu sırada çok sayıda mezar iş makineleri tarafından tahrip edilince Çanakkale Müzesi, acil kurtarma kazılarına başlar. 2004 yılında çıkan Bakanlar Kurulu kararıyla kazılar, 20 Temmuz-18 Ağustos 2005 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Kazılarda bulduğunuz arkeolojik eserler ve takılar neler ve kimlere ait? Takılarda o dönemin hangi özellikleri öne çıkıyor? Kazı çalışmalarında yaklaşık 60 mezar ve 4 taş sandık mezar (lahit) açıldı. Buluntuların Roma’dan Hellenistik döneme ve öncesi Klasik Döneme ait olduğu tahmin ediliyor. Büyük bir olasılıkla yönetici sınıftan bir kadına (Ana Kraliçe) ait mezarda, çeşitli takıların yanı sıra, ölü hediyeleri de bulundu. Mezarda altından yapılmış, uçları aslan başlı bir zincir kolye, bir çift nikeli küpe, altından zeytin yapraklarıyla süslenmiş bir diadem-saç bandı, altın saç iğneleri, bronz yüzükler ve bir altın dil altı sikkesi bulundu. Kral’a ait olduğu saptanan lahitte ise, iki altın dil altı sikkesi (levha) ve meyveli zeytin dalı biçimli üç altın taç çıkarıldı. Kazı da ayrıca, uçları keçi ve aslan başlı, altından bir zincir kolye, bir çift aslan protomlu altın küpe, yakut taşlı bir altın yüzük ortaya çıkarıldı. Takılardan yola çıkarak o dönemin sosyal yaşantısı konusunda neler söyleyebilir siniz? Mezar tipleri sosyal sınıflar arasındaki farklılıkları ortaya çıkarıyor. Değerli eserler genelde kadın ve çocukların mezarlarında bulundu. Parion’da yapılan kazının ilk bulguları, Parion’un, bölgenin en önemli kentlerinden biri olduğu, kuyumculuk ve altın işlemeciliği açısından da bölgede merkez olabilecek bir yapı gösterdiği anlaşılıyor. Lahitlerde ele geçen altın ve bronz takılarda genelde fantastik yaratıklarla hayvan stilinin egemen olduğu görülüyor. Bunlarda biçimlerin doğallığı, işçilik kalitesi ve deniz kabuğu takıların varlığı dikkati çekiyor. Altın taçlar genelde erkeklere ödül olarak veriliyor ve öldükten sonra mezarına bırakılıyor. Altın saç bandı ise genelde üst sınıf kadınlar tarafından kullanılıyor. Parion Antik kentindeki bu kazı çalışmaları, bölgeye ne kazandıracak? Parion’da bu yıl başlanılan ve gelecek yıllarda da sürdürülmesi planlanan kazılar, bölgenin canlanmasına büyük katkıda bulunacak. Bu çalışmaların ardından bölge turizmin hizmetine sunulacak. Bu kazıdan yola çıkarak Türkiye’de bilinen ancak henüz gün yüzüne çıkartılamayan antik kentler var mı? Anadolu’nun binlerce yıllık geçmişi, bugüne kadar ortaya çıkarılan kentlerle sınırlı değil. Daha düne kadar Parion adı çok bilinen antik bir kent değildi. Bu bölgenin altın açısından hayli zengin olduğu antik çağdan beri biliniyor. Antik kentlerden çıkarılan takılar, Türkiye’de bir Takı Müzesi’nin kurulmasına nasıl bir katkı sağlayabilir? Genelde arkeolojik kazılarda çıkan değerli maddelerden yapılmış takılar, il müzelerinde sergileniyor. Bu bağlamda, zengin koleksiyonların birleşimiyle bir “Özel Takı Müzesi” de oluşturulabilir. Ancak bunun için özel girişimlerin gerekli olduğu inancındayım.
__________________
SALAĞIN TEKİ |