#1
|
|||
|
|||
Autoerotizm
Autoerotizm Kendi kendini tatmin, cinsel gerilimleri gidermek için bir eşe gereksinim göstermeden, cinsel organların uyarılmasıdır. Eskiden bu işlem dinsel ve ahlaksal nedenlerle kötü görülmüş ve "kendi kendini kirletme" veya "vücudunu kötüye kullanma" diye lanetlenmiştir. Bu yasak, kendi kendini tatmini azaltmasına karşın, gizliden gizliye gene de sürdürülmesini önleyememiştir. Bundan doğan ruhsal gerilimin asıl nedeni suçluluk duygusudur. Suçluluk duygularının kaynağı ise, kendi kendini tatminin yüz çeşit zararı olduğu şeklindeki yanlış düşüncedir. Modern doktorlar, "kendi kendini kirletme" ve "vücudunu kötüye kullanma" sözcüklerinin unutulmasını önermekte, buna karşılık "kendi kendine erotizm" tümcesini getirmektedir. Bu, geçmiş çağların yanlış yorumlamalarının düzeltilmesi için bir çabadır. Ilımlı autoerotizm, psikolojik gerilimleri gideren ve vücuda rahatlık sağlayan, hatta çalışma gücünü artıran bir tatmin şeklidir. Bu, evlilikteki ılımlı cinsel yaşam kadar etkilidir. Aradaki tek ayrım, cinsel ilişkide bir eş vardır, autoerotizmde ise bir eş yoktur. Bu anlamda, autoerotizm gerçekten doğaya aykırı bir işlemdir. Autoerotizmde, bu yola başvuran kişi hemen hemen daima, sevdiği insanın hayalini veya karşı cinsten bilinç altı bir eşle ortak bir sahneyi gözünün önüne getirir. El veya bunun yerine kullanılan şey, hayalde canlandırılan eşin eli veya vücudunun bir kısmı olarak düşünülür, böylece cinsel ilişkideki kadar zevk alınır. Daha önce de belirtildiği gibi, erkek ve kadın, cinsel uyarılmanın doğrudan doğruya, mekanik yinelenmesi sonucu orgazma ulaşmazlar. Onları beyinde oluşan psikolojik uyarmanın desteklemesi gerekmektedir. Autoerotizmin bekar erkek ve kızlar için sağlığa zarar vermeyen bir cinsel rahatlama yöntemi olması, bunun uygulanmasına bağlıdır. Tersi durumda anormal cinsel ilişkilere, bakireliğin hor görülmesine, ırza geçmeler ya da başka cinsel suçlara götürebilecek cinsel içgüdüleri yatıştırmak, toplum açısından olumlu bir şeydir. |
#2
|
|||
|
|||
Cvp: Autoerotizm
Erkeğin Autoerotizmi Kinsey raporuna göre, bütün Amerikalıların %92'si orgazma kadar varan autoerotizm uygulamaktadır. Dr. Nobuo Schinozaki, 1953 yılında Japonya'da bu oranın %90'ın üstünde olduğunu söylemektedir. Kendi kendini tatmin, kültürlü toplumlarda daha çok görülür. Zira bu türden erkekler daha geç evlenir ve kendi kendini tatminin sağlığa zararlı olmadığını bilir. Kültürsüz toplumlarda daha az görülür. Çünkü erkekler erken evlenir ve belki de fazla bedensel çalışma sonucu enerjinin başka kanallara aktarılmasıyla süregelen kurallara daha çok uyar. Sayısız erkek, kitaplar yoluyla ya da başka erkekleri örnek alarak kendi kendilerini tatmin etmeye başlar. Fakat çoğunluk, ilk cinsel rüyalardan sonra buna başlar. Daha aşağıda belirteceğimiz gibi, geceleyin oluşan düş azması, fizyolojik bir belirtidir ve meni fazlasının dışarı atılmasıdır. Autoerotizm bu olayın yerini alabilir; fizyolojik bakımdan bir rahatsızlık oluşmaz ve erkek huzursuzluğundan kurtulur. Autoerotizmde boşalma sırasında zevk de alınır. Evlilikte aşırıya kaçmayan cinsel ilişki, nasıl ruh ve beden üzerine olumlu etkiler yapar, aşırıya kaçıldığında ise zararlı olursa, aşırıya kaçmayan autoerotizm de ruh ve bedeni rahatlatır, aşırısı ise büyük zararlar doğurabilir. Bunun ölçü birimi nedir? Autoerotizm vücut ve ruh üzerinde iyi bir duygu bırakır. Doğru ve aşırıya kaçmadan uygulandığında, öğrenim ve çalışma hayatında gücün artması sağlanır. Aşırıya kaçmanın sonucu, sürekli yorgunluk, azalan başarı gücü, öğrenim ve çalışma hayatında dikkati toplamak konusunda zorluk çekmektir. Tek tek kişilerin yaş ve direnme gücü farkları, autoerotizmin sıklık standardının belirlenmesini olanaklı kılmaz. Toparlamak gerekirse: Aşırı olmayan autoerotizm zararlı değildir ve insanın üzerine suçluluk duygusu bırakmamalıdır. Aşırıya gidildiğinde bazı zararları vardır ve iyi değildir; ruhsal bunalımlara, hatta ruhsal çöküntülere kadar götürebilir. Aşırıya kaçmak, hiç yapmamak kadar zararlı olabilir. Autoerotizmde erkek, amacına birçok durumda eliyle ulaşır. Daha ender durumlarda cinsel organlara temas eden birtakım yardımcı araçlar kullanılır. Bazı bilim adamları, yardımcı bir araç kullanmanın daha iyi olduğunu ileri sürer. Çünkü bu yöntem, cinsel birleşime daha çok benzemektedir ve ilerde, evlendikten sonra normal bir cinsel yaşam sürmek daha kolaylaşır. Bununla birlikte ben, gençlik yıllarındaki kendi kendini tatminin, ilerdeki bir evliliğe zarar vermeyeceği görüşündeyim. Fakat bunu yaparken yabancı bir cisim hiç bir şekilde sidik borusuna sokulmamalıdır; aksi halde içerde kalabilir. Sidik borusunu bu yoldan uyarmak çok tehlikelidir. |
#3
|
|||
|
|||
Cvp: Autoerotizm
Kadının Autoerotizmi Kadında autoerotizm, erkekten daha seyrektir. Bunun nedeni, belki de kadınların erkeklerdeki fazla spermlerin boşaltılması ile kıyaslanabilecek belirtilere sahip olmayışlarıdır. Fakat bu, evlenmemiş kadınların hiç cinsel heyecan duymadıkları anlamına gelmez. Onlar da cinsel bakımdan heyecanlanır ve autoerotizme başvurabilir. Kinsey, kadınların %58'inin autoerotizm uyguladıklarını ve bundan orgazma ulaştıklarını söylüyor. Erkekte kendi kendini tatmin boşalmayla son bulduğu gibi, kadınların büyük bir kısmında autoerotizmin sonunda orgazm oluşur. Bu sırada kadınlar da erkekler gibi, ruhsal ve bedensel bakımdan tatmin olur. Sıklık oranı yaşlara ve kişilere göre farklıdır. Kadınlar, erkeklere oranla daha fazla yönteme sahiptir. Erkeklerde erojen bölge sadece penistir. Kadınların bızırı, vagina dudakları, vagina ve göğüsleri, erojen bölgelerdir. En çok görülen yöntem bızırı hafifçe okşamak ve buraya ritmik şekilde bastırmaktır. İç dudaklar da parmakla uyarılır. Bu organlar o kadar duyarlıdır ki, kolayca orgazma götürülebilir. Çoğu kez bızırı okşayarak kendilerini tatmin eden kadınların, evlilikte, cinsel ilişki sırasında kolay orgazma ulaşamadıkları, hatta cinsel bakımdan soğuklaştıkları ileri sürülür. Bu inanç hatalıdır. Eğer böyle kadınlar varsa, bunlar ya kocalarını yeteri kadar sevmiyorlardır ya da erkeğin cinsel bakımdan beceriksizliği buna neden olmuştur. Kadın, ruhsal ve bedensel yapısı sağlam olduğu sürece kendi kendisini tatmin ederek orgazma ulaştığı halde, evlilikte cinsel ilişki sırasında orgazma ulaştığı zaman, daha büyük bir zevk alacaktır. Evlilikte tatmin olmama ve cinsel soğukluk, evlilik öncesinde yapılan kendi kendini tatmin sonucu gibi görünüyorsa, bunu kendi kendini tatminin kendisine bağlamak yerine, kadında bundan dolayı oluşan suçluluk duygusunda görmek gerekir. Kadındaki autoerotizmin başka bir şekli de, bacak bacak üstüne atarak, doğrudan doğruya ritmik hareketlerle iç organlar üzerinde basınç oluşturmaktır. Bunun için kalça hareketleri uygulanır, böylece kadın, kendisini sanki bir erkekle sevişiyormuş sanır. Bu şekilde sağlanan bölgesel uyarılma bızırın ve küçük dudakların parmakla uyarılmasından daha hafiftir ve daha az etkilidir. Bununla birlikte kadın bölgesel uyarılmadaki gibi, çabuk orgazma ulaşır. Bu, orgazma ulaşmak için ruhsal uyarılmanın da erkekteki gibi önemli olduğunu gösterir. Kadının autoerotizmi ile ilgili üçüncü yöntem, vagina ağzını uyarmak ve parmak ya da bir cismi vaginaya sokmaktır. Bu yöntem, ikincisinden daha çok cinsel birleşime benzer. Genç kızlar kızlık zarına zarar vermekten ya da yabancı cisimlerden çekindikleri için bu yöntemi uygulamaya pek yanaşmaz. Vaginaya sokulan parmak veya cisimler, penisin oluşturduğu uyarma etkisini andıran bir etki doğurur. Onun için bu yöntem çoğu kez birinci ve ikinci yöntemle birleştirilir. Dördüncü yöntem, göğüslerin, özellikle meme uçlarının uyarılmasıdır. Erkeğin göğsünün aksine, kadının göğüsleri refleks şeklinde etki doğurabilir. Göğüslerin uyarılması rahimde kasılma oluşturur. Göğüsler uyarıldığı zaman kadının annelik içgüdüsü fizyolojik olarak heyecanı artırır. Kadın, kendi göğüslerini okşamakla seyrek de olsa orgazma ulaşabilir, çünkü göğüslerini emmediği için; eşinin emmekle sağladığı zevk duygusunu oluşturamaz. Bu yüzden, çoğu kez bu yöntem öteki autoerotik yöntemlerle birlikte uygulanır. Erkeğe kıyasla kadının autoerotizminde yöntemler daha karmaşıktır ve erojen bölgeler daha fazladır. Erkek gibi, kadın da hiç bir şekilde bızırını ve vaginayı uyarmak için yabancı cisimler kullanmamalıdır. Özellikle vagina içinde kolayca kırılabilecek cisimler seçmemelidir. Vagina içinde kalan kısa bir cismi çıkarmak hemen hemen olanaksız olduğu için, bu, önemli bir uyarı olarak görülmelidir. Kadının bu yüzden büyük tehlikelerle karşı karşıya kalışı daima görülür. Vagina içine sokulan cisim, orgazm sırasında, kadın biran için kendinden geçtiği zaman, kendine hakim olamayıp cismi elinden bırakınca kuvvetli basınç yüzünden kırılabilir. |