Genel Paylaşım Forumu     forum  

Go Back   Genel Paylaşım Forumu > >

Cevapla
 
Seçenekler Stil
  #1  
Alt 8 January 2009, 18:40
ecee
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Cvp: (¯´·.♥ Yağmur ♥ MeLanKoLiği ♥.·´¯)



Yüregim dünden kalma sözlerin agıdında...
Hani söylemek istersin diyemezssin
Susmak en kolay gelir sana
Ve gözlerinde bıraktıgı iki damlayla
paylasırsın hüznünü
O bilmez , bilemez
Gece yoldasın olur suskunluguna
Hapsolmuslugun ellerinin sıcaklıgında kalır
Nefesin solugundadır sevdanın
Ama korkak tebessümler
Kacırdıgın gözlerini yakalır
Bir el götürüp kızıllıgına
Yüzündeki her cizgide onu ararsın
Tenin mahpus, tenin titrek
Baska bir bedende hayat bulursun
Ve yüregin carpmayı unutur
Adını her andıgında.
Onu anımsarsın soguk sehrin gizeminde
Yagmurlar yagar üzerine
Ama onunla ıslanmak istersin
Kimsesiz yatagının ayak ucunda
oturup saatlerce
Gelmesini beklersin, tüm hasretiyle.
Gönlünden akan iki satırla
dolanırsın sabaha dek
Ezberlemek istersin teninin her karesini
ve yoklugunun her saniyesine
isyan eder ellerin
Sebebi yoktur düsüncelerin
birbiri ardına gelir cümleler, kanattıgın dudaklarından
O yok, belkide hep vardı
Yaralıydı belki, gec ulastı
Belki yüregin cocuktu
O erken olgunlasmıstı ve agırdı yaraları
Nefesin nefesine karısmıstı belki
bir gece yanına sokulup, seni titreten oydu, ihtimal
Denizin bugusu gibiydi
sana gelisi usul usul
Ve rüyasına daldıgın hep O
Kim oldugunu sorgulamadan
buz kesen ellerinde hissettigin
Damarlarından akıttıgın, belki hep Oydu
Senin farkına gec vardıgın
Onun sana gec kaldıgı...
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 8 January 2009, 18:40
ecee
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Cvp: (¯´·.♥ Yağmur ♥ MeLanKoLiği ♥.·´¯)



Yaz Yağmurunun Mırıldandığı Şiir
Bir anda şehrin üzerine yağmaya başlar yaz yağmuru. Kalabalık şehrin gürültüsü, yağmurlu bir şarkıya bırakır yerini.
Bardaktan boşalırcasına yağan yağmur, tatlı bir kaçışmayı da beraberinde getirir. Evler, arabalar, caddeler, parklar ve kaldırımdan karşıya geçmeye çalışan küçük kedi... her şey ama herşey ıslanır. Sıcaktan kavrulan ağaçlar, susuz kalan yapraklar ve susuzluktan çatlayan toprak suya kanar. Yaz yağmurunu pencere kenarından usulca izlerken, tuhaf bir duyguya kaptırıyorsunuz benliğinizi:
“Yağmur nasıl oluyor da hiçbir ayrım yapmaksızın herşeyin üzerine yağabiliyor. Nasıl bu kadar cömert davranabiliyor?”
diye soruyorsunuz kendi kendinize. Hayata “kuru kuruya” bağlı olanlar için önemsenmeyecek bir konu belki ama, hayatın kalp atışlarını yüreğinde hissedenler için hayati bir mevzu.
Keza; dünyanın en değerli varlığı olan insanlar olarak birbirimizde kusur bulmakta inanılmaz hünerler sergileyip, karşımızdakini kırıp dökmek için fırsat kollarken, yağmurun verdiği bu ders asla görmezlikten gelinemez. Yağmur; çirkin güzel, küçük büyük, zengin fakir, yaşlı genç, doğulu batılı, siyah beyaz, canlı cansız...
hiç ama hiçbir hesap yapmadan kendini herkese sunuyor. Belki bu yüzden seviliyor. Belki de bu yüzden insanlar yağmura “berekettir–rahmettir” diye methiyeler diziyor... Yaz yağmuru için, yağdığı yerin önemli yoktur. O ayrım yapmaz. Herkesin ve herşeyin üzerine aynı güzellikte, aynı ritimle yağar. Ve bundan dolayı herkes onu sever.
Kimsecikler şikayet etmez ondan.... Bu sabah yine yaz yağmuru yağdı şehrin üzerine. Her damla sanki dudağında bir şiir mırıldanır gibiydi. Bir şiir... insanda rahatlık hissi uyandıran... ayrımcılık yapmamayı öğütleyen, küçük görmeyi yasaklayan ve herkese kucak açmayı öğreten bir şiir... Sizce kaçımız yağmur kadar vefalı, yağmur kadar cömert yaşabiliyor hayatı? Maalesef dostlar maalesef, acı ama gerçek ki; dünyanın en değerli varlığı olan insanlar olarak, bir yağmur damlası bile etmiyoruz çoğu kez!
Ve kaybediyoruz, kazanmamız gerekenleri... Bir bir dökülüyoruz bu yolda. Ve yağmur kazanıyor, kazanmamız gerekenleri...
Bu yüzden hep havada özgürce dans eden o oluyor. Öyle bir dans ki; görenleri kendine hayran bırakıyor. Bizse başımız eğik sadece seyretmekle yetiniyoruz bu güzelliği...
Gökyüzünden salınarak yere inen yağmuru birazdan bir çift ayak çiğnemeye başlıyor. Ama yağmur buna da aldırış etmiyor. Çünkü; yeri geldiğinde ezilmenin de kendisine birşeyler katabileceğini, acılardan da dersler çıkarılması gerektiğini iyi hesap ediyor.
Yani kaybettiğinde de kazanmasını biliyor. Ve mutluluğu, asla mutsuzluğun kollarına terk etmiyor. Ve sonunda kazanan yine o oluyor... Ne olurdu, bizlerde yağmur kadar tertemiz yaşayabilseydik hayatı. Kirletmeseydik tertemiz duygularımızı.
Ne kaybederdik ayıplarımızı birbirimizin yüzüne vurmak yerine, örtmeyi deneseydik. Karşımızdakileri yaralamak ne kazandırdı ki bizlere bugüne dek. Ne geçti ki elimize sanki? Ne olurdu yaz yağmuru kadar vefakar olabilseydik!... Biz nasıl yaşarsak yaşayalım; yağmur yağmaya devam ediyor şehrin üstüne, herşeyin üstüne...
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Forum Seç


Saat: 18:02


Telif Hakları vBulletin® v3.8.4 Copyright ©2000 - 2025, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.