![]() |
![]() |
|
#1
|
|||
|
|||
![]() Her yaptığına karşı buz gibi soğuktu sesim. Bedenim istiyordu ama mantığım defediyordu işte seni. Üşüyen ellerim ısınmak istiyordu avuçlarının içinde. Ulaşamıyordu! Ve kalbim acıyordu…Resmen acı çekip dans ediyordum yokluğunla…
Tanıdık bi yokluktu bu. Her ayrılışımızda aklımda varolan bi yokluk… Giderken kokunu ödünç istedim senden bir dahaki zamanı bilinmez vuslatımıza kadar. Olmadı… Ben de hep yanımda olmayan hayalinin kokusuyla yaşadım. Dokundum ona… Öptüm… Kokladım derinlerime çekerek… Dalgalar vurdu yüzüme,aldırmadım. Islak ıslak sevdim seni… Yaktığım ateşin ruhu sana dönüştü.Dans ettim onunla,canımı yakması umrumda bile değildi.Çünkü ateşin ruhu da olsa,sen olmuştu o bir kere. Karşımdaydın işte. O an buz gibi ellerimle ellerini tuttum. Eridim… Bi an geldi,yanmaya başlamıştım ki son olarak yanağıma bir öpücük kondurup gittin. Kayboldun… Henüz acısını hissedemediğim yanağımdaki öpücük bana senden mirastı artık. Bekledim,bekledim hep… Yaşadım aylarca ‘hayali’ olan son öpücüğünle. Rüyalarıma gelmiyordun… Yaktığım ateşin ruhu da sen değildin bundan böyle. Bitiyor muydum? Yitiyor muydu bedenim sana dokunamadan? Kesiliyor muydu nefesim nefesine kavuşamadan? Ve kayıplara mı karışıyordu sana kavuşamadığı her gün için hayatın,yüzüne çizgiler attığı bu yüz? Evet! |
#2
|
|||
|
|||
![]()
Zaman nasıl da ilerliyor kendi bildik rotasında değil mi? Bir gün daha sensiz bitti; bana aldırmadan. Artık gözlerimden utanıyorsam bu yüzdendir.
Gece. Yine kendime kaldığım binlerce geceden biri. Ve sağır duvarlarda senin dalga dalga hayalin, gülümsemeleri karanlıkta yitip giden. Bütün aynalar kendiliğinden kırılmış; yalnızca sağır duvarlarda senin dalga dalga hayalin./ Kimbilir kaçıncı kez sana seni ve kendimizi yazıyorum. Adına umut dediğimiz aldanışlar tortusu bazen yitse de, sevenler, gizli bir umudu yine de taşırlarmış; yaşamı bıraktıkları yerden yeniden omuzlayıp var olurlarmış; bugün bunu keşfettim. Kendimi keşfettim sonunda. Artık farkına vardığın gibi, içimdeki yaşanmazlıkları gizleyerek yardımcı oluyorum sana. "Canım feda olsun.." dediğim insandan ne esirgeyebilirim ki? Aşk, anlamlı paylaşımlar ve büyük dostluklar üzerine kurulunca, yaşam boyu süren güzelikler üretiyor. Bunun bir çok örneği vardır.Sen olmasan da, ben senin için varım; beklemekse, elimden ne gelir? Günler böyle geçiyor. Bütün bedenim darmadağın yerlere serpiliyor; toparlayamıyorum. Sensizlik iyice vuruyor bana. Bir ses beklemek senden. Soluk beklemek... Suskunluğun en acımasız olduğu zamanlardayım. Hiç bu kadar uzun susmadın sevdiğim. Hiç bu kadar uzun gitmedin bilmediğim yerlere, gözlerimi götürmeden yanında. (Mektubunu aldığım gün, senin telefonunla uyandım. Beni çok sevindiren o mektup için sana minnettar oldum. İçimdeki çocuğu sevindiren sürprizlerini nasıl özlemişim. Dışarı çıkacaktım. Uykusuz olduğum için kanepeye uzanmıştım. Uyumuşum. Düşümde seni gördüm. Bize gelmişsin; bizde kalmışsın.Sabah olunca, seni uykudan ben uyandırıyorum. Kollarından tutarak sevgiyle kaldırıyorum seni yataktan. Sonra salona geçiyoruz. Yüzüme, sana her zaman çok yakışan sevecenliğinle bakıyorsun. Aşkla bakıyorsun. Çok güzelsin. Sımsıkı sarılıyorsun bana.Bu düş, sonrasızlığıyla tek kişilikti ve tek kişilik düşler çabuk biterdi; bitti.) Sevmek, sonrasız bir eylem olabilir miydi sence? Aykırı bir yaşamsa aşk, ben her bedele razıyım, anla bunu. Senin uzaklıkların benim yakınlıklarım olmuşsa ne gelir elden? Yaşamın en büyük çelişkilerinin pençesinde gelişen bir aşkta sevinçler aramak varmış, nereden bilirdim? Seni aramak varmış zamanın bir yerinde çaresiz./ (O sözü dudaklarından duymadan yüzüm güler mi benim? "Gülmelisiniz." Demekle adı konmamış bir haksızlık yapmıyor musun bana?Mektubunda, "Dünyanın bütün güzelliklerine yakışan insan." diye yazmışsın. Bu güzelliklerin masal sahnelerinden yaşamın sahnesine taşınacağına nasıl inanırım sensiz olunca? "Aşkı bu kadar yalın benimseyen bir insan sevdiği için neler yapmazdı?" sözün çok anlamlı. Sen aşkı biliyorsun. Yokluğunun kahrını gizleyip sana bütün içtenliğimle yardımcı olmak için çırpındığımı da...) Kelebeklerin tül kanatlarına yazdığım sevinçlerimi paylaşırken, yaşanmazlıkları kendi payıma ayırıyordum. (Bildin canım sevdiğim, bildin..) "Bana verdiğiniz mutluluğu yaşayabiliyordum. Fakat, aylardır sizin yaşadıklarınızdan habersizdim. Bırakmıştınız kendizi dertlerinizin içinde, beni düşünme, bana yönelme büyüklüğünü gösteriyordunuz." diye yazacak kadar beni anlıyorsun artık. Seveceksen, ben buyum. Yüzüme yansıyınca hayalin, avuçlarımla sıkıca kapatırdım yüzümü; kimseler götürmesin diye seni benden. Bu çocuk yanımı sevdin de, sarılmadın sımsıkı. Saçlarımı avuçlarında dalgalandırıp yüzüme aşkın kendisi olup gülümsemedin. Sevmedin. Düşünmeni istiyorum: Yüzyıl snra şimdi yaşayan insanların büyük kısmı toprağa düşmüş olacak. Ömür bu kadar sınırlayken, senle varolmayı ne çok isterdim. Ya şimdi?) Bir ses beklemek senden. Soluk beklemek... Sevdiğini söylemesen de olur. Sevilen kahrı takdir buyurmuşsa, sevene düşen, çaresiz boyun eğmektir, söyledim sana. İlk kez bu kadar çok üşüyorum. İlk kez bu kadar çok vuruyorum kendime./ Her yeni gün, yokluğunu farklı boyutlarıyla yaşatıyor bana. Direniş türküleri besteliyorum; duymuyorsun. Hüzünlenmelerime hep içerlersin de, yine de gelmiyorsun. Yaşama aldanıyorum bazen. Bu, çok kısa sürüyor. Sonra, varlığının yokluğun kadar gerçek olduğunu farkediyorum. Ben bunu öyle çok yaşıyorum ki. Kendimi biraz toparlayabildiğim zamanlarda, yine bildiğin insan oluyorum. Bir kır çiçeğinin taç yaprağına "umut" yazıyorum. Nice soğuk gecelere direniyor da, bir sözünle kırılır diye korkuyorum... Lütfen kırma beni. Öldür, bu can sana fedadır artık. Ama kırma. Umudun patlamalarla azalıp tükendiği o en ince çizgide yokluğuna bırakma beni. Ben yalnızlığı sevdim, sensizliği değil. Sonucunu bir an için bile düşünmeden aldığın umudu geri ver; ben sana bütün ömrümü adayacağım. Yaşamdan bedelini son aşamasına kadar ödeyerek hakettiğim ne kadar alacağım varsa, hepsi senin olsun. Sonrasızlıklarda seni aramak öyle zor ki. Gece. Yine kendime kaldığım binlerce geceden bir gece. Ve sağır duvarlarda senin dalga dalga hayalin.Bir ses beklemek senden. Soluk beklemek. Ağlamaktan başka seçeneğim yok bugün; yenildim sana. En çok senin için, en çok sen böyle istedin diyedir, yenildim sana. Beklediğim sendin oysa. Hani kendi sıcaklığınla gelecektin sorulmaz saatlerde, unuttun mu? Birden bire gelecektin, nedenini kimseler bilmeyecekti. Mutluluğunu bulana kadar paylaşımlarımız sürecek, sen istiyorsun diyedir. Sonra mektuplarımı yok edeceksin. Bu gerekli çünkü. Çok istediğim mutluluğuna, ileride mektuplarımla engel olmayı kabul edemem. İçinde bir anı canlandığında, belki bir yıldızın ışıltısında birlikte gülümseyeceğiz; geriye kalacak olan yalnızca bu.. Önce sesimi unutacaksın, sonra bana ilişkin bildiğin her şeyi. (Ben geceleri sevmezdim belki, hayalin olmasa. Gelmesen böyle kendiliğinden. Geceyi sen de seviyorsun. Benzer geçmişler taşımanın doğal sonucu olarak aynı eksende buluşuyoruz. Anımsıyor musun? Bir gece ne çok konuşmuştuk seninle. Sen sürekli bir şeyler anlatıyordun; birlikte gülüyorduk. Ama, benim bir artım vardı: Sen ne kadar tatlı olduğunun farkında bile değildin. Gece, neden yalnızlıktır çoğu zaman? Birçok insan için böyledir. Benim içinse, hayalini en çok yaşadığım zaman dilimidir. Her gece geliyorsun. Ben seni yaşamın armağanı olarak karşılıyorum; sımsıkı sarılıyoruz. Gülümsüyorsun... Görülmemiş güzellikte gülümsüyorsun. Hiç gitmeyeceğine inanmaya başlıyorum. Sonra, bir ara yitiyorsun.Ve yine geliyorsun. İnanılmaz bir varlıksın. Ne zaman düşünsem, sen. Hayal de olsan, sen... Aslında bütün hayaller "asıl" ne zaman anımsanırsa, hiç kırmazlar, gelirler. Sen başkasın yine de. Bütün hayallerden güzelsin. Her geldiğinde, kendisinin başlı-başına armağan olduğu yetmiyormuş gibi, umudu da armağan olarak getiriyor. Yazık.. Giderken geri götürüyor nedense? Belki unutuyor. Umuda ne kadar gereksinim duyduğumu unutuyor... Hiç düşündün mü sevdiğim? Hayaller neden hep giderler? Yalnızca hayal oldukları için mi? Yoksa yine gelmenin sevincini yaşatmak için mi? Nedeni ne olursa olsun, sen hep gel bana. Artık gitme, hiç gitme. Biliyorum, hayaller hep giderler. Yaşattığı tadımlık kavuşmaları, aşkın ağırlığını bırakıp üstümüzde, giderler... Ama sen gitme. Sen gidersen özlem kalır geriye. Her defasında sensizlik vurulur boynuma. Birdenbire yokluğuna kalırım. Daha önce binlerce kez izlediğim bir film yine sahneye konur. Hiç şaşmadan aynı görüntüler yinelenir. O zamanlarda, yokluğun prangadır, taşıyamam.Sen olmayınca yaşamak ne için? Ve beklemek... Seni getirmeyeceğine inansam da, zamanın o müthiş anını beklemek... Olur mu dersin?Sever misin beni? Anca o zaman çok güçlü bir canlı olacağımı biliyorsun. Şimdi, yokluğunla bedenimdeki bütün enerjiyi alıp götürüyorsun sanki. Yaşama ilişkin alışılmış işlerimi bile yapmakta zorlanıyorum.) Bir tek gerçek için varım artık: Senin için. Seni seviyorum. |
#3
|
|||
|
|||
![]()
/ ağustos böceklerini de götürdü
hiçbir veda üzmüyor… / alev çektiğim kuyular … yok kuytusunda şefkat… sağır ve âmâ Şükran Yenge kadar çekingen rüya huzursuzum…dizlerini ver doğuştan uykusuzum kızılını sevmeyen gül… nâr söyle orda nasıl yaşanıyor sevdalar epeydir yoktum / bakışımdan sağ hayatı bir deri bir aşk kaldım kollarım acıyor…omzumda sızı nerde saklanır aklın utancı o şehrin boynuna sarılamadım sırtım acıyor…sırtım / hep gece gündüzü sallasa beşiğinde… güneş devrilse uyusam maskesinde ışıkların yağmur yağsa yine de yine de yağmur yağsa…kirlenen düşlere kavuşmaz ki eylül ekime bir gün bile /sevişmek yok perdeleri çekmeden pencerelerde acıyan kollarım mahcup bedenime yok’layım… yok’çayım bir deri bir aşk kaldım o şehrin boynuna sarılamadım… |
#4
|
|||
|
|||
![]() Yaldızlı gecelerin
sevişmelerinden artık simleri bir bir toplayıp, Ve kanatıp bana dair sevdiğini söylediğin her şeyi, Senden soyunuyorum… Söküp gölgeni gizlediğin sokağa bakan tüm pencereleri, kendi ellerimle seni uzaklara uğurluyorum… Tam tükenmek üzereyken getirdiğin tahammülleri, seri sonu indirimlerden alınmış, bana bir beden büyük tüm düşleri, ve bir de son kullanma tarihi çoktan geçmiş kederleri yakıyorum kaderimle tutuşturup… Unutup geceler boyu kulağıma fısıldadığın tüm sözleri, şimdi seni kendi ellerimle uzaklara uğurluyorum… Pervasızca gelişlerini, “eksik yanım, canım, artık yanındayım” deyişlerini, dokunmalarına ait ürperişlerimi, sana ait tüm izleri siliyorum… seni çoğaltıp, beni azaltan her şeyi yasak ediyorum ve seni dönülmez yollara uğurluyorum… yarım yamalak anımsıyorum şimdi: “bir gün gideceğim, iyisi mi sen çok sevme yine de beni” deyişini… “şimdi git”diyorum ve ardından izlemiyorum bile gidişini… Elbet köz olur bir gün içimdeki kor… Bundan böyle Sağır sana zillerim, Kapılarım sana kör! Ben seni “yok”a sattım, Sen de beni “yok” gör... |
#5
|
|||
|
|||
![]() Belki bir masaldı her şey belki gelip geçiciydi bu hevesler ama aşk, aşk kağıda dökülen bir kırmızı mürekkep gibidir, ne kadar temizlesen de geçmez. Bugün sen yoksun gözlerin sadece hayallerimde ellerinin sıcaklığı uzakta sen uzaktasın. Damla damla aksam sana doldurur musun kalbini benimle. Yokluğun...Varlığından Hiçbir şey Eksiltmedi... Sana Hergeçen Saniye Aşık Olmamı... ve En Önemlisi Seni Her Saniye Yaşamamı Sağladı... Meleğim! Gozlerim gozlerinde, ellerim ellerinde, ruhum bedenimde oldugu surece seni sevmeye devam edecegim sevgilim! Sen öldüğünde gülüm güneş çökecek, yağmurlar dökülecek, gözyaşlarım sel olup her yeri yerle bir edecek, bu kalp seni hep sevecek...
|
#6
|
|||
|
|||
![]() Sana olan aşkım dağlara evrene sığmaz şunu bil ki sana olan aşkım hiç bitmez... Aşk nedir ki sana aşık olmadıktan sonra, sevgi nedir ki seni sevmedikten sonra, ölüm nedir ki sen benim yanımda olduktan sonra, ben sen varken aşık oldum, ben sen varken sevdim, ben sen yokken öldüm gülüm... Unutmayı bana sor, kendine sorma; zaten sen beni unutmuşsun, ama ben hiç unutmadım unutmayacağımda. Seni güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar seviyor, dünyanın kuzeyinden güneyine özlüyorum. Anladım ki sen benim dünyam olmuşsun, sensizliği ölüm kabul ediyorum. Seni en son gördüğümde gece kıyıda yatmandı gökyüzünde gördüğün AY DEĞİL BENİM SEVDAMDI
|
#7
|
|||
|
|||
![]()
Seni sevmek suç ise cezam idam olsun. Cezam idam ise sevdiğim celladım olsun. Sevdiğim celladım ise adı _ _ _ _ _ _ olsun. Adı _ _ _ _ _ _ ise canım ona feda olsun.Karanlıklara karıştım sevgilim, gölgen olabilmek için..Bir gün cehennemde karşılaşırız seninle;sen kalp hırsızı olduğun için,ben tanrıyı bırakıp sana taptığım için...Çiçeklerin en güzeli gül,güllerin en güzeli sen..çiçeklerden gülü güllerden seni seviyorum.Maviler giyer deniz olurum. Yeşiller giyer bahar olurum. Belli olmaz belki bir gün beyazlar giyer senin olurum.
|
#8
|
|||
|
|||
![]() Gözlerimi kapattığımda seni göremediğim gün seni sevmekten vazgeçmişim demektir. Bana unut dediler unuttum; Ama seni değil, bana seni unut diyenleri. Gülmek senin için bir tutku olsun,bir gün ağlarsan o da mutluluktan olsun. Sen uçurumun kenarında bir çicek olsaydın hayatım pahasınada olsa seni sulardım.. Ayrılık küçük sevgileri öldürür ama büyük sevgileri güçlendirir. Tıpkı rüzgarın mumu söndürüp yangını güçlendirdiği gibi.. Eğer geceler seni düşündüğüm kadar uzun olsaydı asla sabah olmazdı.. Bırakıp gittin beni seni unuttum sanma zaman alıştırmayı öğretir belki ama unutmayı ASLA!
|
#9
|
|||
|
|||
![]() Gitme ölürüm… Güneşim batar, gecelerim uzar; Seni arar ellerim, Seni bekler bedenim, Gitme, Gitme ölürüm… Gözlerim dalar uzaklara, Ne elim kalkar, Ne kolum, Seni bekler çaresiz bedenim, Yokluğuna sarılır, Sensizliğe küfrederim, Kızma seni bu kadar sevdiğe, Sevda nedir bilmezmiş meğer yüreğim, Beklemenin acısını hiç çekmemişim meğer… Sana benzer her gölge, Her sesi sana yorarım, Buğulanan gözlerimi bile silemem, Yokluğunu unutturmasın diye… Gitme, Gitme meleğim, Sensizliği çoktan unuttu yüreğim, Yalnızlık alışılır sorun sensiz günlerim. Gitme, Gitme meleğim, Bir nefesi sensiz almaya, Bir güne sensiz gözümü açmaya, Dayanamam, Sen gitme meleğim, Ben sensiz yaşayamam… AyrıLığıN öLüm giTme... ![]() sevgimiz yalanmıydı ne kolay söylüyorsun kısa bir romanmıydı bitti diyorsun harcanan zamanmıydı şimdi gidiyorsun son defa sarılarak mutluluk diliyorsun hayata darılarak ölüm biliyorsun canımıda alarak işte gidiyorsun GİTME GİTME BEYAZGÜLÜM GİTME ETME BANA ZULÜM ETME AYRILIĞIN ÖLÜM GİTME NE OLUR TERKETME... küllenmez közlerin içinde eriyorum kahreden sözlerinin sırrı ne bilmiyorum aklımdan gözlerinin rengini silmiyorum gönlümü avutamam umutsuz bekliyorum hasreti uyutamam ölmeden biliyorum unutmam unutamam seni çok seviyorum SOLMA SOLMA BEYAZGÜLÜM SOLMA YALVARIRIM EL'İN YOLMA DİKEN İÇİNDE KAYBOLMA NE OLURSUN SOLMA... seN hiç... ![]() ![]() Hiç Bir insani unutmak, bir insandan vazgeçmek, bir insani hayatindan sonsuza kadar çikartmak zorunda kaldin mi hiç? Hani ölmüs gibi, hani uzatsan da elini tutamayacagini bilmek gibi, her an kapindan içeri gülümseyerek girecegini bekleyip ama aslinda hiç gelemeyecegini de bilmen gibi. Ne zor sey degil mi ölmedigini bilmek , ama ölmüs gibi ulasilmaz olmasi artik o insanin sana, ne kadar katlanilmaz bir gerçek degil mi sen hala bu kadar sevgili iken? Özlemek, bu kadar özlemek, etini kemigini yakarcasina özlemek... çok kötü degil mi? Bu kadar özleyip onu görememek, ona dokunamamak, onu isitememek , artik sonunun "Pi" hali degil mi?Biliyorsun degil mi? Ne kadar umutsuz bir arayistir o, kalabalik caddede geçen binlerce yüze bakmak belki bir kez daha görebilmek için o yüzü, belki biraz önce geçti bu kaldirimdan diye düsünmek, belki su an arkamda yürüyen insanlarin içinde bir yerde demek, belki su an üzerimdedir gözleri diye paranoyalar yasamak ne zordur degil mi? Ne kadar eritir insani farketmeden. Sende biliyorsun degil mi bunlari.? Bir sinema koltugunda sende iki kisi gibi oturdun mu hiç? Hiç iki kisi gibi zevk aldin mi bir konserden yalniz basina. Güzel bir kafe kesfettiginde, güzel bir film seyrettiginde, güzel bir sarki dinlediginde güzellikleri oraninda eksik kaldiklarini hissettin mi paylasamadigin için onunla. Bir barin kalabaliginda hiç yarim vücudunla sallandin mi ortada? Hiç iki kisilik beyninle yarim insan olabildin mi? Baktiginda aynana sadece yüzünün bir yarisini gördügün oldu mu hiç? Sana hayatindaki en büyük yoksunlugu yasatandan nefret edemedigin zamanlar oldu mu hiç? Gözünün içine baka baka kolunu bacagini kesen bir insanin yüzüne sevgi dolu bir gülümseme ile bakabildigin zamanlar oldu mu hiç? Hayatta inandigin bütün degerlerini altüst eden birisine ask siirleri yazabildin mi? Onu içinde korumanin seni yok etmek oldugu zamanlara feda oldun mu hiç? İçinde aglayan çocuga umut sarkilari söyleyemedigin, özlemini, susuzlugunu, açligini gideremedigin zamanlar oldu mu hiç? Kanayan yarasini gördügün ama merhem olamadigin zamanlar. Gücünün, hani o tanrisal gücünün bir çocugun aglamasini susturamayacak kadar oldugunu gördügün zamanlar oldu mu hiç? Hiiiiiiiç.... Hiiç... hiç... bir hiç.. CaNım yaNıyor... ![]() Canım yanıyor... kaLsaydın diye söyLeyemedikLerim gittikten sonra yüreğime ağır geLiyor... şimdi ardından sesLendikLerim yutkunurken boğazıma takıLıyor... AşkıN oLmayaN utaNsıN ! ![]() ![]() HayatI ÖyLé ßir Ya§aki,Hayat §éni kI§kAn§In. ÖyLé ßir §évki,ÖLüm Sana aCI§In. ÖyLé ßir A§k OLki, A§kIn OLmayanLar uTaN§In... Son kez..!! ![]() Son kez gölgemden gölge koptu Hem de çok derinden Dertliyim Sesin yok tenin yok Sessizlik son kez Tüm o sevgilerimi geri ver Bırak Yoruldum çok yolun açık olsun Kimse geri dönmez Herşey biter Sen mi kaldın bir yalnız Herşey diner Yeter ki sen zamanı ver ![]() Gözlerim gözlerindeyken adının aşk olduğunu anladım. Hergün seni görmek isteyişlerimin Bana verdiği o çocukça sevinci hiç unutmadım. Kalbimde mevsim sonbahardı Ne zamanki seni buldum o zamandan beri ilkbaharım. Nasılda sevinirdim ellerini tutunca Adını bilmediğim,çözemediğim duygulara kapılırdım. Sihirli bakışlarınla bana baktığında, İçime dağılan aşkın o ılık rüzgarını anlatırdım. Sana perim derdim seni çıkarsızca severdim. Masum yüzüne doyamazdım,seni seyretmeye bile kıyamazdım. Dokunsam saçlarına küçük bir kız çocuğu gibi naz yapardın, Sonra bana sımsıkı sarılırdın... Şimdi bir yerlerden şarkımızı duysam Hala çocuklar gibi ağlıyorum. Artık başka şehirlerde,başka alemlerde olsanda Kalplerimiz bir biliyorum... .. Bir Delinin Hatıra Defterindeki Herhangi Bir Sayfayım Ben" ![]() ![]() Bir delinin hatıra defterindeki, İmla hatalarıyla dolu, Herhangi bir sayfayım ben... Bu yüzden, Belayı seviyorum futursuzca. Yok olmamayı seviyorum, Ölmemeyi hesapsızca! Meydan okuyabilmeyi seviyorum Hayata, Zamana, Azraile, Deli cesaretiyle... Belki de, Bu yüzden Hep ben galip geliyorum, Ve Belki de, Bu yüzden, Bir tek kendime kaybediyorum... .. Sensizliğe İsyan ![]() Nereye gitsem sen varsın. geçtiğim sokaklar seni fısıldıyor kulağıma. Sensizlik ruhumu acıtıyor. Öyle yüzüme bakma!! Can çekişen bedenim değil, KALBİM. Beynim ise bozuk bir plak misali seni tekrarlamaktan bıkmıyor. Ne gariptir ki bana seninle sensizliği yaşatan bu hayat, şimdi sensizliğimde seni bıraktırmıyor. Ama artık istemiyorum. Canlı_cansız tüm bedenlerden nefret ediyorum. Sıkılıyorum artık, bunalıyorum!! Haykırışlarım sana değil sevgilim, sensizliğime.. Bu yalnızlık beni alıkoyuyor. İhtiyacım var sana, sevgine, sıcacık yüreğine .. Bu kez canım acıdı .. ![]() ![]() Bu defa yorgunum .. Bu defa üzdüler beni Kırdılar, belkide görmediler Bu defa da ezip geçtiler .. Kaybettiklerimi, parçalanmışlıklarımı bir kenara atmak istedim ama BU DEFA CANIM ÇOK ACIDI ![]() Kanatlarımı kırdılar benim Özgürlüğümü elimden aldılar Sürün dediler, Ağla dediler Beni bu acıya hapsettiler .. Gün gelir hayallerde yalan olurmuş Ezip geçerlermiş yüreğini Gözyaşlarn akarda sel olurmuş Mahfedermişsin kendini ama nafile .. HaYaT... ![]() Hayallerimizden, mutluluklarımızdan, üzüntü, keder ve umutlarımızdan bir dilim şarkıdır; Hayat ! An gelir gülücüklerimizde, bazende gözlerimizde bir damla yaştır o şarkı. Yaramız vardır yüreğmizde. Ağlamak çare olmaz o acıya. Bağırmak, haykırmak, çığlık atmak isteriz çoğu zaman nefesimizin yettiğince. Sonrada çekilip en kuytuya hesaplaşmak kendimizle .. "Niye ben" deriz. Dünyanın en mutsuz, en dertli insanı ilan ederiz kendimizi. Herkez çevremizde pervane olsun, sevsin bizi isteriz. Evet, çok şey isteriz. Galiba birazda benciliz ![]() ..sahte.. ![]() ![]() Yine akşam oldu yine sustu herkez Şehrin karanlık, sessiz gecelerinde; belki bir ses, bir fısıltı duyarım diye bekliyorum Ama kendi karanlığımda gittikçe kayboluyorum... Burası çok kalabalık, burası çok sessiz İnsanların sahte kahkahaları sağır etti beni Artık herşeyden kaçyorum Canlı_cansız tüm bedenlerden nefret ediyorum Ben ağlamak istemiyorum. Gözyaşlarımın isyanı bunlar.. !!..RüzqaR..!! ![]() Bugün rüzgarın sesini dinledim. Her zamankinden farklıydı Acı vardı uğultusunda Konuşmak istedim onunla ama Bir damla göz yaşı sundu bana. Herşeyi anlatırcasına Çaresiz haykırırcasına.. ..sessiz çıqLıkLaR.. ![]() Fısıltımda ki o sessiz çığlıklar, haykırışlar.. kimse duymaz bilemez ama içimde bir yerlerde hep bir isyan.. Neden anlamaz beni kimse.. Birini tanımak için onu yaşamak gerekir.. Yaşayın tanıyın beni derim; kaçarlar.. Gidin derim; üzerime gelirler.. Severler beni çok severler ya o yüzden ihanet ederler.. Değer verirler, işte bu yüzden de uzaktadırlar.. off.. kaç gün oldu evden çıkmayalı.. perdelerim kapalı.. Dışarıda daha fazla insana benzeyen tuaf yaratıklar görmek istemiyorum.. İşte bu yüzden balkona bile çıkmıyorum.. Onlarla aynı havayı solumak zararlı bana. Sesizlik yine çöktü üstüme.. Karanlık yine en derinimden vurmaya başladı.. nefeslerim anlamsız.. Ben dayanamıyorum, kalbim sen bari dayan. Biri var biliyorum. Biliyorum, anlıyorum ama, Susuyorum, anlatamıyorum. Aslında korkuyorum.. Ya ben Artık.. oofff... BİLMİYORUM Sahiden çok canım yandı !!! ![]() Sahiden çok canım yandı... Ve ben sahiciLik konusunu kafaya taktım..Çok canım yakan bişi vaR hep benim.. Hiç anLayamadıqım, koRktuqum, zaman zaman aLdandıqım, bazen duRduk yeRe suçLandıqım, ne yapac¤¤ımı şaşıRtan biR şey bu benim için. Yaşadıqımdan beLki, kim oLdukLaRından emin oLduqumu sandıqım kaç yıLLık insanLaRımın hiç tanımadıqım biReR yabancı oLdukLaRını anLadıqım zamanLaRım oLduqundan beLki. GeRçekten saRsıLdıqım için beLki de. İnanın ben sahici oLmayan insanLaRdan inanıLmaz çekiniyoRum.. En büyük zaRaRı bunLaRdan alıyoR Ruh, zavaLLı Ruh aptaL oLuyoR ne yapac¤¤ını biLemiyoR, ne dese seçemiyoR, biR de bakıyoR ki zavaLLı Ruh, kendisi yitiRiyoR sahiciLiqinden... İyi de ne demek bu bu ? Ne demek sahiciLik ? Ne demek kendin oLmak ? Bu kadaR koLay yazıLıveRen biR cümLe, biR öneRme, bu kadaR koLaymı uyquLaRken ? Sahiden kendisi oLmak ve ruhu özqüR kıLmak için budist oLan, d¤¤LaRa çıkan, safiyete eRişmeye çaLışan doLu insan vaRken şu dünyada, benim şu iki satıR yazım mı deqiştirecek dünyay ? HayıR, eLbette hayıR. Ama sadece payLaşmak istedikLeRim vaR, iki kişi biLe inanıRsa bu söLedikLeRime, bu biLe bence çok şey demektiR. SahiciLik nediR biLiyoRmusunuz ? İçi dışı biR oLmaktıR.. qüçLü oLmaya çaLışmamak, kaRşısına çıkan insanLaRa qöRe müzik zevkini deqiştiRmemek, deqişmekten koRkmamak,küfüR etmek bazen, cici kızı oynamamak asLında öyLe deqiLken... Ve sahiciLik düRüst oLmaktıR, heR zaman açık oLmaktıR, söyLeyeceqi ne vaRsa yüzüne pat diye söyLeyebiLmek, imaLaRdan kaçmaktıR, kapaLı kapıLaR aRdında ayRı hesapLaRdayken diqeRLeRinin yanında şiRinLik abidesi oLmaya çaLışmamaktıR , yıLLaR sonRa " Ben asLında sana kıRıLmıştım.. Sen bana şunu yapmıştın" deyip ![]() Ya asLında söyLemek ya da susmaktıR ebediyen, zayıfLıkLaRını sakLamamak, mutsuzken şen kahkahaLaR atmamaktıR, " heRşeyi biLiyoRum ben" havasına ne buqün ne de yaRın qiRmemek, kRaLdan çok kRaLcı oLmamaktıR... Yahu mükemmeL oLmak zoRunda deqiLiz ! Hep qüçLü oLmak zoRunda hiç değiLiz ! UtanıLac şeyLeR yapıyoRuz hepimiz ama övünüLecek şeyLerde yapıyoRuz ! Hayatta ihtimaLLeR sonsuzduR ! ..YoruLdum.. ![]() ![]() Yoruldum. Bir adım atacak halim yok ya da adım atacak bir hayatım. Çekilmez olacak mıydı bu hayat ya da çekilecek bir yönü yok muydu? Zor mu gelecekti nefes almak bu şehirde ya da nefes almamı sağlayacak bir insan yok muydu? Hep mi kötü olacaktı? Kötü olmasa bile hiçbir iyilik cezasız kalmazdı. Yaşama sebebim yok ölme nedenim çok. Bir fırtına çıksa alsa götürse uzaklara, geri getirmese... Yoruldum yüreğim, yoruldum hayat... Artık bitme zamanı gelmedi mi? Kaybedecek neyim kaldı nefesimden başka? Hadi son darbeni vur da öyle gideyim s3ssizLik.. ![]() Umutlarımın çığlığı hapsolmuş karanlığıma Sensizlik fısıltı olmuş yüreğime Kimseye anlatamam derdimi Haykırışlarım yok olmuş çaresizliğimde Hüzünler doldurur olmuş ümitlerimi Beni ağlamaya hükmetmiş bu dört duvar Arayışlarım çıkarsız Sokaklarım artık boş Ruhum bedenimi bile bedenimi taşıyamaz olmuş Yalnızlığım nefesimi boğar olmuş bu sesizlikte Ölümün ne olduğunu bilmeden onu arzuluyorum Nedendir bilemiyorum.. SaNa qeLdiM..... ![]() ![]() Usulca düşüyorum ellerine... Uzunca bir yoldan geldim ve yorgunum. Göz bebeklerim ellerimde büyümüş yıllarca. Ve... Şimdi sana geldim. Kucakla beni ve sakla anlamsızlığımın derin anlamına. Geçmişimdeki kırık cam parçalarını çıkar yüzümden. Bırak aksın kanlar, temizlensin bedenim... Senle yaşansın aşkın bitmeyen yankısı... |
![]() |
|
|