#81
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Senin olmadığın bir sehirde…
Yanğını olmadıgın bir kalpte… Nefesi olmadıgın bir bedende… Hayat devam ediyor !!! Sadece yasadığından ve yasattıgından ibarettir hayat !!! Her biten gün baslıyacak yeni bir günün habercisidir ! Tipki sevdalar gibi… Biri gelir… Biri gider… Gelen gideni aratır derler ama … Gelen gidenden daha yürekli cikar !!! Ben günesi umutla ugurluyorum ki geceye umutlarımla tekrar dogsun diye !!! Seni gözyaslarımla birlikte akan nefretimle ugurladım! Her damlada haketmediğin beni ve benligimi senden geri alabileyim diye !!!! Birdaha dönme diye……. Dönmeyi düsünme diye……. Döndügünde beni degil nefrete susamış gözlerimi görecegini bil diye……. Kavra… düsünme… niye diye sorma diye…. Bedenim sensizde nefes alıcak !!!!! Dünya sensizde dönecek … dönecek unutma !!! Ve yüregine… ellerine… gözlerine söylüyorum dinle… n.e.f.r.e.t.i.m.s.i.n Oysa ki….. n.e.f.e.s.i.m.d.i.n !!!! |
#82
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Soysuz bir düşten
sinsi gülüşlerden dem vurur asası kahır ağacından budanan ömrüm. Düş müyüm ben? Hiç mi bakamadın acıya bulanmış yazgıma? Hiç mi görmedin alnımdaki derin yazıyı?... Anne! Daha kaç zaman var küçük kızının başı dik olmasına? Neyin bedeli bu? Yasak elmayı yerken soyum kaşık sokmam mı imtihanın aşına…. Büyüdüm anne! Gerdekteki gelin heyecanıyla açtım yüzünü duvağımın. Meğer acıyla kertilmiş beşiğim . O bana döndüben yar/a Yakıştıramadım yanıma… Bir tek göz bile fark etmedi alelade duruşumu.. Sen bilseydin susmazdın değil mi? Çıkar şu üzerindeki delik deşik acıyı Şatafatlı kem gözleri imrendiren mutluluğu giy derdin üzerine . Bilirim söylerdin Bilseydin… Vurdumduymazlık değil üzerine takındığın hal Bilirim anne. Değil acıma sağır etmen kulaklarını. Dersimi aldım Şimdi sıra öğrettiklerini yaşamakta. Kara geceleri omzumda Gözyaşını başıma takacağım al yazmanın gizlendiği küflü sandıkta taşımanın vakti. Sana kızamam ki Senden öğrendim sırrımı kendimden bile gizlemeyi… Sitemim var sızım’a tıkadığın kulaklarına Öğretemediklerine sitemim var anne! Gidebilmeyi korkak bir ruh ile insanlara cesareti öğütlemeyi aşktan fersah fersah kaçan bir yüreği neden öğretemedin? Sitemim var sana… Tut elimden . Döndür yolun yarısı bile değilken çocukluğuma. Soluk nefes almak değil miydi? Neden sicim acısı vuruyor genzime? Yaşarken öldü(rüldü)ğümü inkar etmiyor bakışların Sende bırak anne! Kaç kabir açtım tırnaklarımla ben Lal olmuş gece şahit. Gasil hanede kirlerden arındırdığım ruhumu kaç kez defnettim. Sorgu melekleri gelecekken yanıma uyandırdın beni. Neden anne? Bırak yakasını gençliğimin Gel hadi benimle. Yükümü hafifletir sütünün helalliği. “nasıl bilirdiniz”e heybetli bir gözyaşı “bak annesi “ sözlerine yakışan tanıdık bir sancı. Kim bilir adıma yakışmayan mermer bir de mezar taşı… göm beni anne! Şehrime Kirime Anneliğine göm beni… |
#83
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Sırtımı geçmişe verdim...
fakat hemen şuradayım hemen şu anda... ölümler ayrılıklar geçirdim.. çok ağladım çok sustum derin suskunluklardı... kaçtım izimi bırakmadım.. ben "ben" olmaktan çıktım.. burdayım diyorum ya duymamış ol inanma sen bana.. gidebilirim yine.. halimi anlatacak kelimeleri dizemiyorum.. yine oyun oynuyor kelimeler bana.. sadece iki kelime tek cümle : İÇİM ACIYOR |
#84
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Aklıma sen geldin yine
Bir şarkı dinlerken yavaş. Bir rüzgâr dolaşırken saçlarımın arasında Damla damla yağmur akarken penceremden Ateşteki odunlar çatırtılarla yanarken Bardağımdaki çayı yudumlarken usul usul Aklıma sen geldin yine... Bir nefes çekerken sigaramdan ağır ağır Penceremden dışarıyı seyrederken hayli dalgın Bir gül görünce yalnız başına Aklıma sen geldin yine... Karıştırırken öteyi beriyi Bir soluk resim geçince elime Öyle dalmışım ki inan Kapım çalınca ansızın Sandım ki sen geldin... |
#85
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Neydi içimdeki karanlığın adı?
Her zaman içimde bir yerlerde siz görmeseniz de… İçim kararıyor… Özenle yaptığım tek şey sonumu hazırlamak… İçimdeki karanlığı büyütüyorum herkesten gizleyerek… Uzaklaşsanız da benden dokunmasanız da içimdeki karanlığa anlamalısınız beni içimdekileri. Karanlık… Gittikçe büyüyorlar içimde ve ben dur diyemeyecek kadar yorgunum onlara… Katlanamıyorum size anlamıyor musunuz? Hiçbir şey sandığınız kadar kolay değil hem de hiçbir şey… Açtığınız boşluğu saklamak için kendimden daha büyüğünü yaratıyorum içimde… Ne alaycı biriyim aslında nede acımasız… Sadece anlıyorum çoğu şeyi hatta sizin anlamadıklarınızı bile… Bu yüzden belki de yaptıklarım yapacaklarım… Her şeyin kurtuluşu açık aslında… Kimse yokken uçmak… Her şeyin sonu hayatın acının benim… Karanlık beni çağırıyor içine… Tutunacak dallarımı çoktan kırdınız… Gidiyorum… Gökyüzünde her şey farklı… Her şeyin sonu geliyor benimde… Neydi içimdeki karanlığın adı? Ölüm mü? … |
#86
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Gül yüzlerde solmuş güller açmaz oldu söyle
Niçin garip aşıklar düşmüş sefil yüreklerde Sevda bağlarında bülbül feryat eder güle Aşık şem a yanar sevmeyi bilmeyene Kaç aşık bir maşuk uğruna düştü çöllere Umut besledi benim gibi kuru bir gülde Aşık olanın derdi vuslat bulmaktır sevgiliye Naz eder sevmeyi bilmeyen merhametsiz zalimce Kim var benim gibi derde düş olup aşka yanan Bir hayal uğrunda koşan varmı benim gibi yorulmadan Aşk ehlinden olup ölümü bekleyen aşkı tatmadan Varmıdır benim gibi Firavun yürekliye aşk ilan eden Zaman nedir sevmeyi bilmeyene aşk hikayedir Çile dost olur şem a yanan aşığa şerbettir Zehir aşık olan için bir tebessüm ilk bahardır Sevmeyi bilmeyen ne anlasın aşk sevgi nedir |
#87
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Anlayamazsın
Göğüslediğim iplerde sen varsın
Tutamam bu şehri avuçlarımda Ellerim dünden sancılı ellerim Dokunma ellerime yanarsın... Ateşten sırılsıklam saçlarım Yüreğim mayınların kucağı Sevme beni sevmelere tutsağım Beni her gece iplere asarsın...... Bu benim son ölümüm olacak! Tepeden tırnağa zor bir yasağım Bu benim son ölümüm diyorum Sen bu sevdayı anlayamazsın... |
#88
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Beni asla unutma..
Hatırla senle ve sensiz geçen Günlerimi! Unutma bir zamanlar seni seven Bir ben vardı.. Sonrada senin gidişinle yıkılan bir Ben... Sen sakın başka bir daha birinden Gitme! hep onda kal... Son sözüm İçindeki o ışığı yitirme!!! |
#89
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Ben küçüktüm
herşey kocamandı. Hayallerim öylesine büyüktü ki
boyum yetişmiyordu görmeye. Ben küçük ellerimle yağmur damlalarını topluyordum Gri yeşil sokaklarda.. Aslında ne kadar saf büyümemiş bir çocuk Ve ne kadar ürkek olduğumu.. Bu hayata dair. Sevinçlerin bir acıların ayrı hikayeleri... Ne ırmak sularında yüzdürdüğüm hayallerim Ne de içimi coşturan sevinçlerim var artık Ellerim öylesine titriyor ki Anılarıma tutunurken canım yanıyor... ANLIYORMUSUN... |
#90
|
|||
|
|||
Cvp: AŞk TadıNDa(Arşiv)
Gidiyorsun.
Giderken Yıldızlar düşüyor saçlarına. Sesi kısılmış bir rüzgar gibiyim. Konuşuyorum duymuyorsun. Akıyorsun gözlerimden. Durduramıyorum akışını. Bentler kuruyorum hücrelerimden. Yıkıp geçiyorsun yüreğimi. Yıkık bedenimi toparlarken İçimi gidişinle kanatıyorum. Kan revan içindeki yüreğimi Kurak toprağa siliyorum. Ve yağmura susayan toprak Yalnızlığımı içiyor tozlu dudaklarıyla. Gidiyorsun Umutlarım tozlu raflara kaldırılıyor. Düşleri çalınmış bir yürek gibi ağlıyorum. Bulutlardan yağmurları sağarken Islak göz pınarlarımı Taşların yüreklerinde kuruluyorum. Kayboluyorum karanlıklarında. Gitme desem de gideceksin. Hadi vur yüreğime gözyaşlarınla. Perdelerini kapat gözlerime. Yak onca yaşanmışlıkları. Yüreğimden gitmeden Hadi vur yalnızlığını.. Ben her kuşluk vakti Ayrılığınla yıkarım Kan çanağı olmuş gözlerimi. Her gece anılarınla yakarım Sensizlikte üşüyen yüreğimi. Hadi durma ayazlarda. Gidişinle yüreğimi yakmışken Acılarınla inatlaşan Bedenimi yalnızlığınla yıkmışken Durma üşüyorum içten ice. Gidişinle ört sessizliğimi. Durma koş yıldızsız gecelere. Ölmemi bekleme sensizlikte. Yıldızlar şahidimdir. Sen yaşarken varlığında. Ben; yokluğunda Seni nefesim diye soluyacağım Yalnızlığını emen dudaklarımla... |